esma usulü maklube. yapılışını resimlerle anlatcam.Azzzz sonra...
28 Mart 2008 Cuma
fotoğraflarla maklube
bu maklube 6-7 kişilik. Bunun için 5 su bardağı pirinci 2 saat önceden soğuk suya ıslatıp bekletiyoruz. Daha sonra halka halka doğranmış soğan tencerenin dibine dizilir. Soğan yemeyenler için halka domates kullanmalarını öneririm.
Soğanların üzerine kavrulmuş kuşbaşı kuzu veya yumuşak bir şekilde pişirilmiş dana eti dökülür. benim malzemem bol olduğu için etimi de 1 kilo kullandım. Etin üzerine pirincin yarısı dökülür.
resimlerde görüldüğü sırasıyla küp küp doğranmış ve kızartılmış havuç ve patatesleri dökelim. buna bezelye de ekleyebiriz. bende yoktu o yüzden eklemedim.Kalan pirinçlerin tamamını alttaki malzeme gözükmeyecek şekilde üzerine bastırarak yayıyoruz.
Soğanların üzerine kavrulmuş kuşbaşı kuzu veya yumuşak bir şekilde pişirilmiş dana eti dökülür. benim malzemem bol olduğu için etimi de 1 kilo kullandım. Etin üzerine pirincin yarısı dökülür.
resimlerde görüldüğü sırasıyla küp küp doğranmış ve kızartılmış havuç ve patatesleri dökelim. buna bezelye de ekleyebiriz. bende yoktu o yüzden eklemedim.Kalan pirinçlerin tamamını alttaki malzeme gözükmeyecek şekilde üzerine bastırarak yayıyoruz.
en sonunda da tencerenin kenarından usul usul suyunu akıtıyoruz ki pirinçler su eklenince ayaklanmasınlar.ki patates ve havuçlar ğözükmesin.6-6.5 su bardağı su kullandım ben ama siz pirincinize göre ayarlarsınız.ha bi de unutmadan her pirinç sırasında biraz tuz ekleyelim.Önce harlı ateşte kaynayana kadar ateşin altını açık tutalım. Kaynamaya başlayınca ateşi kısıp suyunu çekene kadar pişirip biraz dinlendirelim.
Sonra bir küçük sininin ortasına tencereyi ters çevirip yavaşça kaldıralım ki dağılma olmasın.
etrafına da kaç kişi yiyecek ise o kadar salata ve rus salatası dizdim ben ama siz yoğurt da ekleyin benim yoğurdum biraz sulu olduğu için tepsiye dağılmasın diye eklemedim. ama hazır yoğurtlardan alıp ikişer kaşık da aralara yoğourt koyarsanız daha şahane olur.aynen resimde olduğu gibi...
Etiketler:
et yemekleri
kurdale nakışı havlu
bu havluyu ben yapıyorum. Daha sonra bitmiş halini de koyacağım.Sonra da oda takımı yapıcağım ve onu da buradan herkesle paylaşacağım.
Etiketler:
KURDALE NAKIŞI,
kurdale nakışı havlu
27 Mart 2008 Perşembe
kız çocuklarına yaz için şık bir bolero
bu resimlerin üzerine çift tıklayarak teferruatlı görüntü elde edebilirsiniz. bu resimdeki bolero 7-8 yaş çocukları için uygundur.
Etiketler:
kız çocukları için bolero,
örgü
19 Mart 2008 Çarşamba
MEVLÜT KANDİLİMİZ MÜBAREK OLSUN
Dertlerimiz kum tanesi kadar küçük, sevinçlerimiz Nisan yagmuru kadar bol olsun. Bu mübarek geceniz sevapla dolsun. Kandiliniz mübarek olsun.
18 Mart 2008 Salı
Çanakkale Şehitlerine
Şu Boğaz harbi nedir? Var mı ki dünyâda eşi?
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
..........
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak
Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
.................
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar.
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
................
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına
...............
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
...............
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber.
Mehmet Akif Ersoy
En kesif orduların yükleniyor dördü beşi.
Tepeden yol bularak geçmek için Marmara’ya
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir karaya.
..........
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer;
O ne müdhiş tipidir: Savrulur enkaaz-ı beşer...
Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak
Boşanır sırtlara vâdilere, sağnak sağnak.
.................
Asım'ın nesli...diyordum ya...nesilmiş gerçek
İşte çiğnetmedi nâmusunu, çiğnetmiyecek
Şühedâ gövdesi, bir baksana, dağlar, taşlar...
O, rükû olmasa, dünyâda eğilmez başlar.
Vurulup tertemiz alnından, uzanmış yatıyor,
Bir hilâl uğruna, yâ Rab, ne güneşler batıyor!
Ey, bu topraklar için toprağa düşmüş asker!
Gökten ecdâd inerek öpse o pâk alnı değer.
Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi...
Bedr'in arslanları ancak, bu kadar şanlı idi.
Sana dar gelmiyecek makberi kimler kazsın?
'Gömelim gel seni tarihe' desem, sığmazsın.
................
'Bu, taşındır' diyerek Kâ'be'yi diksem başına;
Ruhumun vahyini duysam da geçirsem taşına
...............
Tüllenen mağribi, akşamları sarsam yarana...
Yine bir şey yapabildim diyemem hâtırana.
...............
Ey şehid oğlu şehid, isteme benden makber,
Sana âgûşunu açmış duruyor Peygamber.
Mehmet Akif Ersoy
18 MART ÇANAKKALE ZAFERİ
"Hüseyin annesinin elini öptü. Zavallı, ciğerparesini bir daha kokladı. Dedi ki: “Hüseyin.. dayın Şıpka’da, baban Dömeke’de, ağaların da sekiz ay evvel Çanakkale’de yatıyorlar. Bak, son yongam sensin. Minareden ezan sesi kesilecekse.. camiinin kandilleri körlenecekse sütlerim haram olsun.. Öl de köye dönme. Yolun Şıpka’ya uğrarsa dayının ruhuna fatiha okumayı unutma. Haydi oğul Allah yolunu açık etsin.”
Evet o gün annesi Hüseyin'ini çanakkaleye böyle uğurlamıştı.
O günün şartları bunu gerektiriyordu. Peki ya şimdi şartlar ne?
Şimdi silahlar gerekmiyor,kaba kuvvet yok, kavga yok. Şimdi Çanakkale'nin günümüze vasiyeti; gönüllere sevgiyle girmektir.Zira medenilere galebe ikna iledir. Kaba kuvvetle insanları yönlendiremezsiniz. süper güç bile olsanız kan döktüğünüz yollardan, işgallerinizden eli boş dönersiniz. Ama mantık, muhakeme ve evrensel insani değerlerle giderseniz, gönüllere sultan olmanız kaçınılmazdır.
öyleyse başkalarına iyi örnek teşkil etmek, gönüllere sevgiyle girmek bugünki vazifemizdir.
13 Mart 2008 Perşembe
gelişine güzelleme
sen gelirsen sözlükler açılır;
gülüşüne bir isim bulabilmek için...
. . .
imkansız
. . .
kapatılır.
- hüseyin atlansoy-
12 Mart 2008 Çarşamba
etol yapımı
- 6 numara şiş
70 gr. uzun kelebek ip
250-300 gr. pırıltılı sakallı ip
yapılışı:
sakallı ip ile 80 tel başlanır
10 sıra düz örülür.
sonra kelebek ipine geçilir. kelebek ipi haroşa örgü ile örülür. İlk sırada her 10 telde bir artırma yapılır. ve tel sayısı 88e çıkarılır.10 sıra haroşa örgü ile kelebek ipi tamalanır.
tekrar sakallı ipe geçilir. ve yine her 10 telde bir artırma yapılır.ve 10 sıra düz örülür.
bu şekilde bir sakallı ipten 10 sıra
bir de kelebek ipten 10 sıra
ce her ip değiştiğinde 10 telde birer artırma yaparak
6 sıra sakallı ip
5 sıra kelebek ip olacak şekilde örgü etolümüz tamamlanır.
yani örgümüz sakallı iple başlayıp sakallı iple tamamlanmalı bu arada artrmalar unutulmamalıdır. - örgünün kenarlarından 40 tel çekip kelebek ip kullanarak 7 sıra haroşa örüyoruz. 7. sıradan sonra 20 tel kalana kadar birer birer kenarlardan kesiliyor.son kalan 20 teli de 7 sıra örüp ipi sakallı ip ile değiştirin. sakallı ipten 4 sıra düz ördükten sonra 3 tel kalana kadar kesiyoruz.ve son 3 teli 1 kere de kesip örgümüzü tamamlıyoruz. şimdiden size kolay gelsin.Bu etolün resimleri aşağıda verilmiştir.resimlerin üzerine çift tıklayarak resmi büyük görebilirsiniz.
5 Mart 2008 Çarşamba
beyaz etol, kırmızı etol, siyah etol....
bu ipin adı uzun kelebek. yapacağımız şal için bundan 70gr. yeterli.
sakallı ip de 250 gr yeterli. sakalları uzun ve pırıltılı olmalı.bu resimdeki beyazının örülüyor hali.aşağıdaki resimlerdeyse kırmızı ve siyah şalın tamamlanmış halleri var.
bunun için 6 numaralı şiş kullandık. Daha sonra teferruatlı olarak yapılışını burada sizinle paylaşacağım.
sakallı ip de 250 gr yeterli. sakalları uzun ve pırıltılı olmalı.bu resimdeki beyazının örülüyor hali.aşağıdaki resimlerdeyse kırmızı ve siyah şalın tamamlanmış halleri var.
bunun için 6 numaralı şiş kullandık. Daha sonra teferruatlı olarak yapılışını burada sizinle paylaşacağım.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)